BM'nin Türkiye'ye yardım çağrısındaki kaynak ihtiyacında acil barınma öne çıkıyor
Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle ortaya çıkan insani ihtiyaçların karşılanmasına destek amacıyla Birleşmiş...
Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle ortaya çıkan insani ihtiyaçların karşılanmasına destek amacıyla Birleşmiş Milletler (BM) tarafından yapılan acil yardım çağrısında bağışçılardan 1 milyar dolar kaynak talep edilirken en fazla kaynak ihtiyacını oluşturan sektörlerin başında acil barınma, gıda dışı malzemeler, erken toparlanma ve enkaz kaldırma ile çok amaçlı nakit desteği ve sosyal koruma geliyor.
Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, "asrın felaketi" olarak nitelendirilen merkez üssü Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan ve toplamda 11 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından ortaya çıkan insani ihtiyaçların karşılanmasına destek amacıyla BM tarafından 16 Şubat'ta "Acil Yardım Çağrısı" yayınlandı.
BM'nin ilgili tüm ortaklarıyla Türkiye'ye yönelik gerçekleştireceği yardımların eşgüdümü bağlamında, bir çerçeve niteliği taşıyan çağrı, üç aylık dönemi (Şubat-Nisan 2023) kapsıyor.
Bağışçılardan toplam 1 milyar dolar kaynak talep edilen belgede, depremden etkilenenlere ulaşılması hedeflenirken talep edilen kaynak ihtiyacı BM ajansları, uygulama ortağı sivil toplum kuruluşları (STK) ve Türk Kızılayın ihtiyaçlarını da içeriyor.
Öte yandan, sahada meydana gelecek gelişmeler ve ortaya çıkabilecek ihtiyaçlar ışığında bu rakam revize edilebilecek.
Belgede ayrıca, her bir sektör altında görev alabilecek BM ajansları ve uygulama ortağı STK'ler ile projelerde işbirliği yapılacak Türk kurumlarına yer veriliyor.
Çağrı kapsamında 1 milyar dolar kaynak ihtiyacının sektörel dağılımında acil barınma, gıda dışı malzemeler, erken toparlanma ve enkaz kaldırma ile çok amaçlı nakit desteği ve sosyal koruma öne çıkıyor.
BM’nin inisiyatifiyle başlatılan "Acil Yardım Çağrısı", insani dış politika anlayışıyla son yıllarda uluslararası yardım ve dayanışma konusunda örnek rol oynayan Türkiye'ye, karşılaşılan afetin büyüklüğü ve kapsamıyla orantılı biçimde uluslararası dayanışmayla mukabele edilmesi ihtiyacına dikkati çeken bir belge niteliği taşıyor.