Cumhurbaşkanı Erdoğan, 8. Aile Şurası'nda konuştu: (3)

TAKİP ET

"Gazze'ye ulaştırılmak üzere Mısır'a gönderdiğimiz yardım malzemelerinin toplamı 200 tonu aşıyor. Kardeş Mısır'la birlikte yardımları Gazzelilere ulaştırmaya çalışıyoruz" - "Gözlerimizin önünde bir mezalime imza atılırken kimse bizden sükut etmemizi bekleyemez. Dilimizi bağlasak da böylesi bir vahşete sessiz kalmaya her şeyden önce vicdanımız el vermez"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Gazze'ye ulaştırılmak üzere Mısır'a gönderdiğimiz yardım malzemelerinin toplamı 200 tonu aşıyor. Kardeş Mısır'la birlikte yardımları Gazzelilere ulaştırmaya çalışıyoruz." dedi.

Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 8. Aile Şurası'nda konuşan Erdoğan, Gazze'de beyaz kefenlere sarılan her masumun vebalinin, artık kefen olmaktan çıktığını söyledi.

Erdoğan, "Yavrularını bulabilmek için vücutlarına yazıyorlar. Bu kimin çocuğudur onu anlamak için. Her masumun vebali bombaları atanlar kadar ikircikli tavırlarıyla buna fırsat verenlerin de boynunadır. Savaş suçlarını aklamak için tüm ilkeleri çiğneyen medya organlarından, katliamları ısrarla görmezden gelen uluslararası kuruluşlara kadar herkes Gazze'de ve Filistin topraklarında yaşanan vahşetin ortaklarıdır." diye konuştu.

Türkiye'nin bu konuda prensibinin belli olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır." ifadesini kullandı.

Türkiye'nin tek başına kalsa da hakkı ve hakikati haykırmaktan çekinmeyeceğini belirten Erdoğan, "Acı da olsa muhatapları için rahatsız edici de olsa birilerinin konforlarını bozsa da doğru bildiklerimizi açık yüreklilikle ifade edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Gazze halkının acil ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik çabaları daha da yoğunlaştıracaklarını aktaran Erdoğan, 7 Ekim'den bu yana bir taraftan diplomatik temasları her seviyede sürdürürken, diğer taraftan da Gazze'ye insani yardımların ulaştırılması için gayret gösterdiklerini anlattı.

- "Sivil yardım gemimizi de şartlar olgunlaşınca göndereceğiz"

Erdoğan, Mısır makamlarıyla işbirliği içinde şimdiye kadar 10 uçak dolusu yardım malzemesinin El Ariş Havalimanı'na sevk edildiğini, dün Gazze'nin en çok ihtiyaç duyduğu jeneratörlerin de bölgeye gönderildiğini bildirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Ayrıca 25 sağlık personelimizin tıbbi malzemelerle beraber Mısır'a intikalini sağladık. Gazze'ye ulaştırılmak üzere Mısır'a gönderdiğimiz yardım malzemelerinin toplamı 200 tonu aşıyor. Kardeş Mısır'la birlikte yardımları Gazzelilere ulaştırmaya çalışıyoruz. Sahra hastanelerinin kurulmasından yaralıların tedavi edilmek üzere ülkemize getirilmesine kadar her türlü insani yardımı yapmaya hazırız. Hazırlıklarını yürüttüğümüz sivil yardım gemimizi de şartlar olgunlaşınca inşallah bölgeye göndereceğiz. Gemimiz hazır, yeter ki müsaade edilsin."

Saldırılardan etkilenen çocuklara yönelik her türlü tıbbi, psikolojik ve diğer desteklere ilişkin çalışmaların da sürdüğünü vurgulayan Erdoğan, eşi Emine Erdoğan'ın himayesinde, bölgeden çocukların getirilmesi ve burada himaye edilmesi konusunda ilgili bakanlıkların temaslarının devam ettiğini aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaraların süratle sarılması ve insanı trajedinin önlenmesi konusunda ne yapmak gerekiyorsa Türkiye olarak ellerini taşın altına koymaktan asla imtina etmeyeceklerini belirtti. Erdoğan, şöyle devam etti:

"İsrail sana sesleniyorum. 500 sene önce engizisyondan kaçan Musevilere alicenaplık gösterdiğimiz gibi unutmayın, açın tarih kitaplarınıza bakın. Bunu biz yaptık. Tıpkı İkinci Dünya Savaşı'nda soykırıma uğrayan Yahudi bilim adamlarına sahip çıktığımız gibi, tıpkı Rusya-Ukrayna Savaşı'nda yurtlarından göç etmek zorunda kalan Ukraynalı sivillere, çocuklara yardım ettiğimiz gibi, tıpkı Suriye'den Irak'a zulme uğrayan mazlumları bağrımıza bastığımız gibi, tıpkı daha önce Kafkaslar'dan ve Balkanlar'dan hicret ederek Anadolu'ya gelen kardeşlerimize kucak açtığımız gibi, bugün de Gazze krizinde bizim yegane pusulamız, vicdandır, merhamettir, insanı insan yapan kadim değerlerin ihyasıdır."

Gazzeli, Filistinli, Suriyeli çocuklarla İsrail'deki çocuklar arasında hiçbir farkın olmadığını söyleyen Erdoğan, çocukların tüm kimliklerden, tanımlardan öte olduğunu vurguladı.

Çocuklar öldürülürken sessiz kalmanın utancını kimsenin kendilerine yaşatamayacağını belirten Erdoğan, "Gözlerimizin önünde bir mezalime imza atılırken kimse bizden sükut etmemizi bekleyemez. Dilimizi bağlasak da böylesi bir vahşete sessiz kalmaya her şeyden önce vicdanımız el vermez." dedi.

Mehmet Akif Ersoy'un "Zulmü alkışlayamam" şiirinden dizeler okuyan Erdoğan, Türkiye'nin, hakkı tutup kaldırmak, kimliğine bakmadan mazlum ve mağdurların haykıran sesi olmak görevini üstlendiğini dile getirdi.

Erdoğan, tarihin, soğuk betonların üzerinde sıra sıra dizilen masum çocuk cenazeleri karşısında susanlarla, zor zamanında konuşanları, çalışanları, barış ve sükunetin tesisi için samimiyetle koşturanları kaydettiğini söyledi.

Türkiye'nin asırlardır hep haktan, hakkaniyetten ve adaletten yana olduğunu, şimdi de hiçbir ayrım yapmadan mazlumun ve mağdurun safında yer aldığını dile getiren Erdoğan, dün olduğu gibi bugün de insanı ve insan hayatını savunduklarını, çocuklar ölmesin diye gayret gösterdiklerini belirtti.

Türkiye'nin, yakın çevresindeki tüm insani krizlerde dengeli ve ilkeli bir duruş sergilediğini, zamanın da kendilerini daima haklı çıkardığını anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Filistin ve Gazze meselesinde de tavrımızın doğruluğundan hiçbir şüphe duymuyoruz. Asıl sorgulanması, asıl kendilerini hesaba çekmesi gerekenler, Gazze'deki katliamı görüp de yüzünü başka tarafa dönenlerdir. Asıl hicap duyması gerekenler, üç kuruş için zağarlık yapacak kadar onurunu, vakarını, vicdan pusulasını yitirenlerdir. Allah'ın izniyle biz de kendimizi, ne ülkemizi ne de aziz milletimizi böyle bir duruma kesinlikle düşürmeyeceğiz.

Şimdi buradan tekrar sesleniyorum, şu Batı'nın sesini çıkarmayanları var ya bunlar İsrail'e borçlu olanlardır, borçlu... Ama Türkiye'nin İsrail'e borcu yok. Onun için biz rahatız, onun için biz güçlüyüz. Bundan sonra da aynı şekilde hakkı haykırmaya devam edeceğiz. Tüm çocukların huzuru, esenliği, güvenliği ve refahı için çalışmaya devam edeceğiz."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyet'in 100. yılında gerçekleştirdikleri tarihi şuranın, başarılı ve verimli geçmesini dileyerek, katkı sunanlara teşekkür etti.

- Notlar

Konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş tarafından Arapça hat sanatında yaygın olarak kullanılan bir yazı türü olan kufi yazısıyla hazırlanmış bir tablo hediye edildi. Tabloda, Erdoğan'ın, Birleşmiş Milletler 78'inci Genel Kurulu'ndaki hitabında söylediği, "Aileye sahip çıkmak, insana ve insanlığın istikbaline sahip çıkmaktır." sözünün yer aldığı aktarıldı.

Erdoğan, eski Aile ve Sosyal Hizmetler bakanları Ayşen Gürcan, Fatma Şahin, Fatma Betül Sayan Kaya, Sema Ramazanoğlu ve Zehra Zümrüt Selçuk ile salonda bulunan bazı ailelerin katılımıyla fotoğraf çektirdi.

(Bitti)

Erdoğan