Güney Afrika Cumhurbaşkanı Ramaphosa, Filistin konusunda acil ve somut adımlar atmaya çağırdı:
"Filistinli sivillerin İsrail tarafından hukuka aykırı bir şekilde güç kullanımı yoluyla toplu olarak cezalandırılması bir savaş suçudur"
Güney Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa, İsrail'in, Gazze'ye yönelik saldırılarında uluslararası hukuku açıkça ihlal ettiğini ve savaş suçu işlediğini belirterek, uluslararası toplumu Filistin'deki çatışmaların adil ve barışçıl bir şekilde çözülmesine yönelik acilen ve somut adımlar atmaya davet etti.
BRICS liderleri ile Ağustos'taki 15. BRICS Zirvesi'nde topluluğa davet edilen ülkelerin liderleri Gazze'deki durumun çevrim içi görüşüldüğü "Orta Doğu'daki Duruma İlişkin Olağanüstü Ortak Toplantı" düzenledi.
BRICS dönem lideri Güney Afrika Cumhurbaşkanı Ramaphosa, toplantının açılışında, İsrail'in eylemlerinin Cenevre Sözleşmesi dahil olmak üzere uluslararası hukuku açıkça ihlal ettiğine dikkati çekerek, "Filistinli sivillerin İsrail tarafından hukuka aykırı bir şekilde güç kullanımı yoluyla toplu olarak cezalandırılması bir savaş suçudur." dedi.
Ramaphosa, Gazze sakinlerine kasıtlı olarak ilaç, yakıt, yiyecek ve su verilmemesinin "soykırıma eşdeğer" olduğunu belirterek, "Tanık olduğumuz vahşet, 75 yılı aşkın bir süredir devam eden acıların, baskıların, işgallerin ve çatışmaların acı dolu tarihinin son bölümüdür." diye konuştu.
Bu çatışmanın temel nedeninin, BM Güvenlik Konseyi'nin 2334 sayılı kararında yansıtıldığı gibi, Filistin topraklarının İsrail tarafından hukuka aykırı olarak işgal edilmesi olduğunu vurgulayan Ramaphosa, bu kararda İsrail yerleşimlerinin uluslararası hukuk açısından açık bir ihlal teşkil ettiğinin ifade edildiğini hatırlattı.
- Güney Afrika'dan acil ve somut eylem çağrısı
Ramaphosa, uluslararası toplumu, Filistin'deki çatışmaların adil ve barışçıl bir şekilde çözülmesine yönelik acilen ve somut adımlar atma çağrısında bulundu.
Öncelikle acil ve kapsamlı bir ateşkesin yürürlüğe girmesi gerektiğini belirten Ramaphosa, şöyle konuştu:
"İkincisi, yardım ve diğer temel hizmetlerin ihtiyaç sahibi herkese ulaşması için insani koridorlar açılmalı. Üçüncüsü, tüm ülkeler itidalli davranmalı ve taraflara silah tedarikinin durdurulması da dahil olmak üzere bu çatışmayı körüklemekten vazgeçmelidir. Dördüncüsü, tüm sivil rehineler serbest bırakılmalıdır. Beşinci olarak Filistinlilerin ve İsraillilerin önderlik edip sahiplendiği, BM'nin kolaylaştırdığı kapsamlı bir diyalog yeniden başlatılmalı. Altıncısı, düşmanlıkların durdurulmasını denetlemek ve sivilleri korumakla görevli bir BM Hızlı Dağıtım Gücü Filistin'e konuşlandırılmalı. Son olarak Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin savaş suçlarının işlenmesinden sorumlu olanlara karşı acilen soruşturma başlatması gerekiyor."
Ramaphosa, Güney Afrikalılar olarak uluslararası dayanışmanın önemini ve değerini takdir ettiklerini belirterek, BRICS'in, adil ve kalıcı bir barışa ulaşmaya yönelik yaygın uluslararası çabalarda hayati bir role sahip olduğuna inandıklarını söyledi.
Toplantıya katılan ülkelerin tek tek Gazze'deki ölüm ve yıkımdan duydukları derin kaygıyı ortaya koyduklarını belirten Ramaphosa, "Bu toplantı, bu tarihi adaletsizliği sona erdirmek için çabalarımızı birleştirmemiz ve eylemlerimizi güçlendirmemiz için bir çağrı olarak kalsın." ifadelerini kullandı.
Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika Cumhuriyeti'nden meydana gelen BRICS ülkeler topluluğuna, Ağustos'ta düzenlenen 15. BRICS Zirvesi'nde Arjantin, BAE, Etiyopya, İran, Mısır ve Suudi Arabistan da davet edilmişti.