İslam İşbirliği Teşkilatı ve KİK, Suudi Arabistan ile İran'ın anlaşmasından memnun

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT): - "İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreterliği, Suudi Arabistan ile İran arasında varılan diplomatik ilişkilerin yeniden başlatılması, büyükelçiliklerinin yeniden açılması ve güvenlik işbirliği anlaşmasının etkinleştirilmesine yönelik anlaşmayı memnuniyetle karşıladı" - Körfez İşbirliği Konseyi (KİK), bölgede güvenlik ve barışın güçlendirilmesine destek sağlayan tüm adımların memnuniyetle karşılandığını vurgulayarak, Çin, Umman ve Irak'ın arabuluculuk rolünü takdir etti

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Körfez İşbirliği Konseyi (KİK), İran ile Suudi Arabistan’ın diplomatik ilişkileri yeniden kurma yönündeki anlaşmasını memnuniyetle karşıladı.

İİT ve KİK'ten, İran ile Suudi Arabistan'ın 7 yıl aradan sonra diplomatik ilişkileri yeniden faaliyete geçirme kararına ilişkin yazılı açıklama yapıldı.

İİT'den yapılan yazılı açıklamada, "İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreterliği, Suudi Arabistan Krallığı ile İran İslam Cumhuriyeti'nin diplomatik ilişkileri yeniden başlatma, büyükelçiliklerini yeniden açma ve güvenlik işbirliği anlaşmasını etkinleştirilme kararını memnuniyetle karşıladı." ifadesine yer verildi.

İki ülke arasında 1998 yılında ticaret, teknoloji, kültür ve spor gibi birçok alanda imzalanan anlaşmaların hatırlatıldığı açıklamada, "devletlerin egemenliğine saygı duyma ve içişlerine karışmama" vurgusu yapıldı.

Açıklamada, iki ülkenin aralarındaki farklılıkları, Birleşmiş Milletler (BM) ve İİT tüzüklerine uygun olarak "onları birleştiren kardeşlik bağları çerçevesinde diyalog ve diplomasi yoluyla çözme isteğinden" memnuniyet duyulduğu ifade edildi.

İİT Genel Sekreteri Hüseyin İbrahim Taha da atılan bu adımın bölgede barış, güvenlik ve istikrar temellerinin güçlendirilmesine katkı sağlamasını umduğunu belirtti.

Ayrıca Taha, İran ile Suudi Arabistan arasındaki görüşmelere ev sahipliği yapmasından dolayı Çin, Umman ve Irak'a da teşekkür etti.

- KİK, bölgede güvenlik ve barışın güçlendirilmesine destek

KİK'ten yapılan yazılı açıklamada ise Genel Sekreter Casim Muhammed el-Budeyvi'nin Çin, İran ve Suudi Arabistan'ın yaptığı ortak açıklamadan memnuniyet duyduğu belirtildi.

Suudi Arabistan'ın oynadığı merkezi rolün, bölgesel ve uluslararası alanda yürüttüğü etkili diplomasinin önemine değinilen açıklamada, Budeyvi'nin "bölgede güvenlik ve barışın güçlendirilmesine, bölge halklarının istikrar ve refahının desteklenmesine katkıda bulunan tüm adımları memnuniyetle karşıladığı" ifade edildi.

Çin, Umman ve Irak'ın arabuluculuk rolünün takdir edildiği açıklamada, BM, uluslararası hukuk, devletlerin egemenliğine saygı, içişlerine karışmama ilkeleri gereğince KİK üye ülkelerinin diyalog politikasını destekleme ve farklılıkları diplomasi yoluyla çözme konusundaki tutumunu vurguladı.

- Yedi yıl sonra diplomatik ilişkiler yeniden başlıyor

İran ile Suudi Arabistan, 7 yıl aradan sonra diplomatik ilişkilerin yeniden başlatılması konusunda anlaşmaya varmıştı.

İki ülke arasında varılan anlaşma, İran, Suudi Arabistan ve Çin tarafından yapılan ortak açıklamayla duyurulmuştu.

Açıklamada, İran ve Suudi Arabistan'ın iki ay içinde diplomatik ilişkilerin yeniden başlatılarak büyükelçilikler ve temsilciliklerin karşılıklı olarak açılmasında anlaştıkları belirtilmişti.

İki ülke dışişleri bakanlarının da sürecin yürütülmesi ve ayrıntıların netleştirilmesi için yakın zamanda bir araya geleceği aktarılmıştı.

- İran-Suudi Arabistan ilişkileri

Suudi Arabistan'da 2 Ocak 2016'da aralarında Şii din adamı Nimr el-Nimr'in de bulunduğu 47 kişi "terör" suçlamasıyla idam edilmişti.

İdamlara tepki gösteren İranlı yetkililerin peş peşe yaptığı açıklamaların ardından Suudi Arabistan'ın Tahran Büyükelçiliği ve Meşhed kentindeki konsolosluk binaları İran'daki göstericiler tarafından ateşe verilmişti. Mart 2015'te başlayan Yemen'deki kriz nedeniyle zaten gergin olan iki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler tamamen kesilmişti.

İran ve Suudi Arabistanlı yetkililer, Nisan 2021'de Bağdat'ta doğrudan görüşmeler yapmak üzere bir araya gelmiş ve Irak'ın arabuluculuğundaki görüşmeler daha sonra da devam etmişti.