İstanbul PPP Haftası başladı

TAKİP ET

Kamu Özel İş Birliği Araştırma Merkezi Başkanı Eyüp Vural Aydın: - "Türkiye Cumhuriyeti, altyapısını önemli derecede etkin ve sağlam bir finansmanla özel sektörü kullanarak gerçekleştirmeyi başarmış noktada" - Uluslararası Sürdürülebilir Dayanıklılık Merkezi Başdanışmanı David Baxter: - "Türkiye, PPP projeleri konusunda en iyisi ve birçok ülke Türkiye'yi kopyalıyor"

Kamu Özel İş Birliği Araştırma Merkezi tarafından bu yıl 7. kez gerçekleştirilen İstanbul PPP Haftası, "Kamu-Özel İş Birliği (KÖİ): İnsana, Çevreye, Ekonomiye Yatırım/Public-Private Partnership (PPP): Invest in People, Climate, Economy" temasıyla başladı.

Kamu Özel İş Birliği Araştırma Merkezi Başkanı Eyüp Vural Aydın etkinliğin açılışında yaptığı konuşmada, 41 ülkeden KÖİ profesyonellerini ağırladıklarını belirterek, zirve kapsamında KÖİ'ye ilişkin önemli bilgi, tecrübe ve önerilerin paylaşılacağını bildirdi.

Aydın, altyapı yatırımlarının önemine işaret ederek, "Teorisyenler, ekonomiyi suya benzetirler. Su aktığında etrafını bereketlendirir. Altyapı yatırımları da ülkelerin kılcal damarları gibidir. Adeta birer akarsudur. Bir yol yaptığınızda etrafına bereket getirir, iş getirir, istihdam getirir, bazen mutluluk getirir." dedi.

Dünyada PPP projelerinin hızla artmaya devam ettiğini belirten Aydın, "Sadece 2021 yılında dünya genelinde gelişen piyasalarda 76,2 milyar dolarlık PPP projesi tamamlandı. Toplam 240 PPP projesi finansal kapanışa erişti." dedi.

Türkiye Cumhuriyeti'nin, altyapısını önemli derecede etkin ve sağlam bir finansmanla özel sektörü kullanarak gerçekleştirmeyi başardığını aktaran Aydın, özellikle salgın, iklim değişikliği, küresel ısınma gibi önemli faktörlerin projeleri etkilediğini ifade etti.

Aydın, "Artık paylaşarak öğrenmemiz gerekiyor. Deneyimlerimizi, tecrübelerimizi, bilgi birikimlerimizi, proje yönetim kabiliyetlerimizi paylaşmalıyız. KÖİ projeleri ne binadır, ne köprüdür, ne yoldur, ne tüneldir. Bunlar aslında bir proje geliştirme, üretme, bir proje üretme, bir kamu hizmeti yaratma mekanizmasıdır. O yüzden aslında varlıklara, binalara değil, onun çıktısı olan kamu hizmetine odaklanmamız gerekir. PPP projeleri; yani KÖİ projelerini insana yatırım, çevreye yatırım ve ekonomiye yatırım olarak algılayabiliriz." ifadelerini kullandı.

- "PPP projelerini; kamu ile özel sektörün hem riski hem de faydayı paylaştığı projeler olarak görüyoruz"

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak da PPP projelerinin milyonlarca insan tarafından kullanıldığına işaret ederek, "İstanbul Havalimanı'ndan otoyollara, köprülere ve şehir hastanelerine kadar yüzlerce eser var. Türk iş dünyası temsilcileri olarak farklı noktalarda bunları muhataplarımıza anlatırken, bir hususu da ifade ediyoruz; 'sadece tecrübe paylaşımı yapmak istemiyoruz. Aynı zamanda ülkelerinizde bu projelerde de proje ortağı olmak istiyoruz' diyoruz." şeklinde konuştu.

PPP projelerinin sayısının gelecekte artacağını vurgulayan Olpak, "PPP projelerini; klasik müteahhitlik projeleri gibi değil, risk ve fayda analizi çerçevesinde işin sosyolojisiyle beraber kamu ve özel sektörün hem riski hem de faydayı paylaştığı projeler olarak görüyoruz." dedi.

- "Türkiye, PPP konusunda lider"

Uluslararası Sürdürülebilir Dayanıklılık Merkezi (ISRC) Başdanışmanı David Baxter ise yaklaşık 10 yıldır Türkiye'deki PPP projelerini takip ettiğini aktararak, şunları kaydetti:

"Bu konudaki en etkileyici şey, Türkiye'nin gerçekleştirdiği dev sayıdaki PPP projesi. Kesin istatistikleri hatırlayamıyorum ama yaklaşık 3-4 yıl önce dünyadaki PPP projelerinin yaklaşık yüzde 60'ı Türkiye'de veya Türk şirketleri tarafından yapılıyordu. Türkiye, PPP konusunda lider. PPP uygulamalarındaki birçok pratik Türk PPP'ler tarafından geliştirildi.

Türkiye, PPP projeleri konusunda en iyisi ve birçok ülke Türkiye'yi kopyalıyor. PPP projeleri hükümet ve özel sektör arasında iyi bir köprü. Özel sektöre, projeleri daha iyi, daha verimli ve daha ekonomik bir şekilde yapabilmeleri için hükümetlere yenilik getirme şansı veriyor."

Kamu Özel İş Birliği Araştırma Merkezi