Sivaslı itfaiyeciler ikinci depreme enkaz üzerinde yakalandı

Sivas Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü Grup Amiri Faruk Özdere: - "Enkaz altındakilerini kendi canımız olarak gördük, empati yaparak, oğlumuz, kızımız gibi düşünerek hareket ettik" - İtfaiye eri Hidayet Yücekaya: - "Bulunduğumuz bina çökmeye başladı, 1,5-2 kat mesafeden aşağı indik. Daha sonra kurtarma çalışmalarına devam ettik"

SERHAT ZAFER - Sivas Belediyesi İtfaiye Müdürlüğünde görevli itfaiyeciler, "asrın felaketi" olarak nitelendirilen depremlerde Malatya ve Kahramanmaraş'ta yıkılan binalarda arama kurtarma faaliyeti yaparak çok sayıda kişiyi enkaz altından yaralı kurtardı.

Kahramanmaraş merkezli 10 ilde etkili olan 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremlerin ardından Sivas Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü ekipleri, Malatya ve Kahramanmaraş'ta görevlendirildi.

Tüm ekipler gibi zor şartlar altında görev yapan Sivaslı itfaiyeciler, ikinci depreme arama ve kurtarma faaliyeti yaptıkları bir binanın enkazı üzerinde yakalanmalarına rağmen çalışmalarını aksatmadan sürdürdü.

Ekibin bir bölümü deprem bölgelerinde arama ve kurtarma çalışmalarını sürdürürken, bazıları da görevlerini tamamlayarak Sivas'a döndü.

- "İnsanların psikolojisini bozacak bir ortam vardı"

Sivas Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü Grup Amiri Faruk Özdere, AA muhabirine, depremin ardından ekipler halinde afet bölgelerine hareket ettiklerini söyledi.

Malatya'daki enkazlarda ekibiyle görev yaptığını belirten Özdere, üç bloğun yan yana olduğu bir enkazda arama kurtarma çalışması yaparken ikinci depreme yakalandıklarını anlattı.

İkinci depremde bölgedeki 6 binanın 30 saniye içerisinde yerle bir olduğunu dile getiren Özdere, "Gerçekten insanların psikolojisini bozacak bir ortam vardı. Depremin ardından bir an önce canlı kurtarmak için çalışmalarımıza devam ettik." dedi.

- "Enkaz altındakileri kendi canımız olarak gördük"

Bölgede bir hafta görev yaptıklarını aktaran Özdere, "Ekip olarak 6 kişiyi enkazdan yaralı çıkardık. Depremin 86. saatinde 17 yaşındaki bir kızımızı, 105. saatinde ise 40 yaşlarında bir ablamızı enkazdan kurtardık. Bu kardeşimizle de telefonla görüştük ve gayet sağlıklı. İyileşir iyileşmez Sivas'a ziyaretimize geleceğini söyledi. Bu da bizi mutlu etti." diye konuştu.

Özdere, görev sürelerince tek amaçlarının enkaz altındaki bir canlıya daha ulaşmak olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Enkaz altındakileri kendi canımız olarak gördük, empati yaparak, oğlumuz, kızımız gibi düşünerek hareket ettik. Yaralı birine ulaştığımızda bir polis memuru yanımıza gelerek, 'amirim yandaki bina yıkılacak, ona göre tedbirli olun.' dedi. Hiç umurumda değil diyerek, bu kızımızı çıkartalım, isterse altında kalalım dedim. Polis arkadaşımız bunu duyunca duygulandı ve ağladı."

- "Bulunduğumuz bina çökmeye başladı"

İtfaiye eri Hidayet Yücekaya, arama kurtarma çalışmalarına katılan herkes için zor bir görevi yerine getirdiklerine dikkati çekti.

Kahramanmaraş'ta görev yaptığını ve hava şartlarından dolayı zor bir yolculuk sonucu şehre ulaştıklarını belirten Yücekaya, "Eski emniyet müdürlüğü denilen mevkiye gittik. Orada Rabb'im bize Ömer isminde bir çocuğu kurtarmayı nasip etti. Yine aynı gün içerisinde farklı enkazda çalışarak 6 canlıya ulaşmak nasip oldu." ifadelerini kullandı.

Yücekaya, ikinci depreme enkaz üzerinde yakalandıklarını dile getirerek, "Bulunduğumuz bina çökmeye başladı, 1,5-2 kat mesafeden aşağı indik. Daha sonra kurtarma çalışmalarına devam ettik." dedi.

- "Çocukların itfaiyeye verdiği değer, sevgi bizi daha da motive etti"

Enkazdan birini kurtardıkları andaki duyguları tarif etmenin imkansız olduğuna işaret eden Yücekaya, şunları anlattı:

"Enkaz altındakiler sanki bizim evladımız, yeğenimiz, kardeşimiz gibi hareket ettik. Depremin ikinci günü Ebrar Siteleri denilen bölgede 4 can kurtardık. Bunlardan biri 11 yaşında, diğeri 3 yaşında çocuklardı. 3 yaşında kurtardığımız Arif Kaan için yaklaşık 6,5 saatlik çaba sarf ettik. Tabi ki bunu biz tek başımıza yapmadık, İstanbul İtfaiyesinden arkadaşlarımız vardı, Soma'dan gelen madencilerin çok faydası oldu. Kurtardığımız 10 yaralıdan üçü çocuktu ve üç çocuğun hepsinin yanında itfaiye oyuncakları vardı. Hacı Mehmet adındaki 11 yaşındaki çocuğa enkazda ulaştığımızda onu rahatlatmak için sohbet ettik. Bize itfaiye aracını göstererek, 'burası benim itfaiye istasyonum' dedi. Çocukların itfaiyeye verdiği değer, sevgi bizi daha da motive etti, duygulandırdı."

- "Aklımızdaki tek şey enkazdan canlı çıkartmaktı"

İtfaiye başşoförü Metin Selvi, ikinci depreme Kahramanmaraş'ta Ömer isimli bir çocuğu enkazdan kurtardıkları sırada yakalandıklarını ifade etti.

Yaşadıklarını anlatmanın imkansız olduğunu belirten Selvi, şöyle konuştu:

"Kurtardığımız çocuk 'abi bırakmayın' dedi. Allah'ın izniyle seni kurtaracağız dedik ve çok şükür çıkarttık. Yağmurun altında kaldık ama yorgunluk hiç aklımıza gelmedi. Açlığı hiç hissetmedik, aklımızdaki tek şey oradaki bir canlıyı nasıl sağ çıkartırız diye düşündük. Çok şey gördük ama böyle bir felaketi hiç görmemiştim. Hayatımın en zor göreviydi. Allah beterinden saklasın ve bir daha yaşatmasın."