Türkiye Sigorta Birliği heyeti depremin birinci yılında afet bölgesinde

TAKİP ET

TSB Başkanı Uğur Gülen: - "Milyonlarca vatandaşın etkilendiği depremde sigorta sektörü bölgeye 1,8 trilyon liralık teminat sağladı" - TSB Başkan Yardımcısı Ahmet Yaşar: - "Geçen yıl dünyada gerçekleşen 380 milyar dolarlık hasarın 103 milyar doları Türkiye'deki 6 Şubat depremleriyle oluştu"

Türkiye Sigorta Birliği (TSB) heyeti, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023'teki depremlerin birinci yılında afet bölgesinde ziyaretlerde bulundu.

TSB'den yapılan açıklamaya göre, 5 Şubat’ta Osmaniye ve Antakya'da başlayan, 6 Şubat’ta Adana’da süren temaslarda, TSB Başkanı Uğur Gülen, Başkan Yardımcısı Ahmet Yaşar, Yönetim Kurulu Üyesi Yavuz Ölken’in yanı sıra TSB Hayat Dışı Yönetim Komitesi üyeleri Neslihan Neciboğlu ile Z. Mehmet Tuğtan ve TSB Genel Sekreteri Özgür Obalı yer aldı.

Depremin ardından gelinen aşamanın değerlendirildiği, acentelerin sorunlarının ele alındığı toplantılar, bugün de Adana Ticaret Odası ve TOBB SAİK tarafından organize edilen buluşmayla sürdü.

Sigorta sektörünün kapasitesinin daha fazla hasarı ödeyebilecek, milli ekonominin üzerinden daha çok yük alabilecek noktada olduğunun altını çizen TSB heyeti, bunun için sigortalı sayısının artması gerektiğini vurguladı.

Kahramanmaraş depremlerinin ardından sigorta şirketleri 13,3 milyar lira nakdi yardım, 5,6 milyon lira değerinde konteyner, 92 tır, 9 ambulans, 10,4 milyon lira değerinde yardım gereçleri, 5,4 milyon lira değerinde hijyen malzemesi, 400 bin adet kıyafet, 4 sahra mutfağı, 300 bin gıda yardımı, TEV ile ortaklaşa 100 üniversite öğrencisine 4 yıllık burs imkanı sağladı.

Sigorta sektörü birinci yılını geride bıraktığı asrın felaketinin ardından bölgenin eski günlerine dönebilmesi adına desteklerine aralıksız şekilde sürdürüyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen TSB Başkanı Uğur Gülen, Türkiye Sigorta Birliği’nin vatandaşlar, sanayiciler ve bölgede faaliyet gösteren sigortacılar başta olmak üzere tüm afetzedelerin yanında olmak için bir yıldır aralıksız çalıştığını hatırlattı. Gülen, bölgede geçen seneden bu yana önemli bir değişim görüldüğünü ve bunun Türk halkının yılmaz karakterinin yansıması olduğunu vurguladı.

Avrupa’daki birçok ülkenin yüzölçümünden daha büyük bir bölgenin depremde hasar gördüğünü hatırlatan Gülen, söz konusu 11 ilin, milli gelirdeki payının yüzde 9,3 olduğunu belirtti.

Milyonlarca vatandaşın etkilendiği depremde, sigorta sektörünün bölgeye 1,8 trilyon liralık teminat sağladığını ifade eden Gülen, "10 binlerce hasar dosyası işlendi. Türkiye sigorta sektörünün, DASK hariç üsteleneceği 75 milyar 116 milyon liralık tazminatın 50 milyar lirası ödendi. DASK’ın üstlendiği 35 milyar lirayı da dahil edersek sigorta sektörümüz bölgede toplam 110 milyar liralık hasarı karşılamış durumda." açıklamasını yaptı.

Bu rakamın büyük görünse de toplam ekonomik zararın 103 milyar dolar olduğu düşünüldüğünde, sigorta sektörünün bu hasarın yalnızca yüzde 5’ini karşıladığını belirten Gülen, sigortalanmanın bu nedenle çok önemli olduğunu, sektörün ödeyebileceği hasarın yüzde 25’lere kadar yükselebileceğini kaydetti.

Gülen, "Türkiye gibi deprem kuşağındaki bir ülkenin sigortalanma bilincini yükseltmek için hiçbir zaman geç değil. Yarınlara hazırlıklı, afetlere dayanıklı bir toplum olmak için çalışmaya devam etmeliyiz." açıklamasında bulundu. Gülen, başta Milli Reasürans ve Türk Reasürans şirketleri olmak üzere deprem sürecinde sigorta şirketlerinin arkasında duran reasürörlerin, bu yıl da Türkiye’ye koruma sağlamak için kapasite artırımına gittiğini açıkladı.

Bundan sonra topyekun bir çaba gerektiğini belirten Gülen, "O nedenle yalnızca sigorta şirketlerinin değil, kamunun, Hazine ve Maliye Bakanlığımızın hep birlikte yürüttüğü bir süreçteyiz. Bu bağlamda Kentsel Dönüşüm ofislerinin kurulması gelecek için doğru adımlardır. Bizim kamudan isteyebileceğimiz ise afet sigortalarının zorunlu hale getirilmesidir." ifadelerini kullandı.

Gülen, 2024 sonunda her konutun, iş yerinin bu sigortaya sahip olması için belki biraz da zorlayıcıyı adımlar atması, sonrasında da alışkanlık haline getirilmesi için hep birlikte uygulamalar planlanması gerektiğini belirtti.

- "Depremden biz de kendimize dersler çıkardık"

TSB Başkan Yardımcısı Ahmet Yaşar da TSB, üye şirketler, acenteler, eksperler ve sigortacılığın tüm paydaşlarının zararları hızla tespit etmek ve ödemek konusunda dünyaya örnek olduğunu açıkladı.

Yurt dışındaki meslektaşlarının kendilerine nasıl bu kadar hızlı hasar ödemesi yapıldığını sorduğunu belirten Yaşar, şunları kaydetti:

"Sürece derhal uyum sağlayarak hasar ödemelerimizi gerçekleştirmek bizim asli görevimizdi ve bunu başardık. Tabii bir de sosyal sorumluluğumuz vardı. İstisnasız bütün sigorta şirketlerimiz çok ciddi rakamlarda hem yardım faaliyetlerini, sosyal sorumluklarını yerine getirdiler hem de bölgede önemli hizmetler ve yatırımlar yaptılar. Geçen yıl dünyada gerçekleşen 380 milyar dolarlık hasarın 103 milyar doları Türkiye’deki 6 Şubat depremleriyle oluştu. Dünyadaki toplam hasarın 118 milyar doları sigortalıydı. Türkiye’de ise 103 milyar dolarlık hasarın yalnızca 5 milyar doları sigortalıydı. Farkındalığı ve buna bağlı olarak sigortalanma oranlarını artırarak çok daha iyi sonuçlar almamız mümkün. Depremden biz de kendimize dersler çıkardık; sektörün ve sigortalanmanın önemini daha iyi anlatmalıyız. Eğer sigortalanma oranımız arzu edilen boyutlarda olsaydı milli bütçemize yansıyan 1,8 trilyon TL’yi sektör olarak karşılayabilirdik."

TSB Yönetim Kurulu Üyesi Yavuz Ölken ise "Konutların yalnızca yüzde 50’sinin DASK poliçesine sahip olduğu bir ortamda deprem, DASK’ın önemini bir kez daha ortaya koydu." ifadelerini kullandı.

İhtiyari konut sigortalarında bu oranın yaklaşık yüzde 30-35’lerde, ülkedeki 4 milyon KOBİ’nin yaklaşık 1,5 milyonunun sigortalı olduğunu kaydeden Ölken, "Sanayide ise bu oran yüzde 90’ların üzerinde. Depremden hemen sonra sigorta satışları arttı; ancak 3 ay sonra unutuldu. Bu süre daha küçük ölçekli afetlerde 1 aydır. Biz sigortalanmanın ne kadar önemli olduğunu anlatmaya devam edeceğiz ama konuya daha bütünleşik yaklaşmak önemli." açıklamasında bulundu.

TSB Hayat Dışı Yönetim Komitesi Üyesi ve Neova Katılım Sigorta Genel Müdürü Neslihan Neciboğlu, sigorta sektörünün beklenen Marmara depremine ve olası afetlere hazır olduğunu belirterek, kapasite artırımına ve maliyetlere sektör olarak göğüs germelerinin en büyük motivasyonunun da bu olduğunu kaydetti.

TSB Hayat Dışı Yönetim Komitesi Üyesi ve Anadolu Sigorta Genel Müdürü Mehmet Tuğtan, eksik sigortanın deprem sonrasında çok ciddi sorunlara yol açtığını açıkladı. Tuğtan, şunları kaydetti:

"6 Şubat'tan sonra sigorta sektörünün ortak gayede buluşup hasar ödemelerini hızla yapabilmesi, sanayinin ayağa kalkabilmesindeki en önemli faktörlerdendi. Öte yandan daha düşük prim tutarları ödemek için kendi varlıklarını daha düşük tutarlarda gösteren işletmelerin sıkıntılarını yaşadık. Bütün bu sorunları, mağduriyetleri unutmayıp doğru bedellerle doğru sigortalanarak ilerlemenin ne denli kritik değerde olduğunu bir kez daha gördük. Bunu unutturmamız ve olası bir Marmara depreminde aynı şeyleri yaşamamak için tasarımı bugünden doğru yapmamız gerekir."

Tuğtan, doğal afet sigortasının zorunlu afet sigortasına dönüştürülmesi çalışmasının yanı sıra 12. Kalkınma Planı ve Orta Vadeli Plan'a afetin öncesinde ve sonrasında yönetilmesi gereken konularının eklenmesinin önemli hazırlıklar olduğunun altını çizdi.

Türkiye Sigorta Birliği